Cadıların Laneti
Uzun yıllardır karanlık ormanın derinliklerinde yaşayan kötü kalpli cadılar, insanları lanetlemekten hoşlanırlardı. Bir gün, ormanda yaşayan bir genç kız olan Ela, cadıların kötü niyetlerinden habersiz ormanda dolaşıyordu.
Cadılar, Ela’yı fark ettiklerinde onun güzelliği ve masumiyeti karşısında kıskançlıkla dolmuşlardı. Bir cadı, diğerlerine dönerek, “Bu genç kıza bir lanet atmalıyız, onun hayatını zehir etmeliyiz!” dedi. Diğer cadılar da hemen bu fikre sıcak baktılar.
Cadılar, Ela’ya bir lanet atmak için karanlık büyülerini kullanmaya karar verdiler. Ela, bir gün ormanda dolaşırken birdenbire baş dönmeleri ve kabuslar görmeye başladı. Geceleri uyuyamaz, gündüzleri ise sürekli korku içinde dolaşırdı. Cadıların laneti onu adeta esir almıştı.
Ela, bir gün ormanda dolaşırken karşısına çıkan bir bilge kadın sayesinde cadıların lanetini kırabileceğini öğrendi. Bilge kadın, Ela’ya yardım etmek için ona eski bir büyü kitabı verdi ve laneti kırmak için gereken sihirli sözcükleri öğretti.
Ela, cesaretle cadıların lanetini kırmak için büyüleri uygulamaya başladı. Zorlu bir mücadele sonrasında, cadıların laneti nihayet kırıldı ve Ela özgür kaldı. Cadılar ise kendi kötü niyetleriyle kendi lanetlerine boğuldular.
Ela, bu deneyimden sonra artık ormanda daha dikkatli dolaşmaya başladı ve cadıların kötü niyetlerinden uzak durarak mutlu bir yaşam sürdü. Cadıların laneti ise artık o karanlık ormanın derinliklerinde bir efsane olarak kaldı.
Yorum gönder