Gizli Geçit ve Ejderha

Uzun zaman önce, büyülü bir krallıkta, gizli bir geçit bulunmaktaydı. Bu geçidin nereye açıldığına dair birçok efsane vardı. Kimileri bu geçidin altın dolu bir mağaraya çıktığını söylerken, kimileri ejderha yuvasına gittiğini iddia ederdi. Ancak kimse gerçekten bu geçidi bulamamıştı.

Bir gün, cesur bir maceraperest olan Alice, gizli geçidin peşine düştü. Efsanelerde bahsedilen zenginlik ve macera onu çok heyecanlandırıyordu. Bir harita buldu ve gizli geçidin yerini bulmak için yola çıktı. Ormanın derinliklerinde, kayalıklar arasında gizli bir giriş buldu ve içeri girdi.

Geçidin içinde ilerledikçe, önce karanlık bir tünelden geçti. Ardından, ışıltılı bir mağaraya ulaştı. Mağaranın her köşesinde altınlar ve mücevherler parlıyordu. Alice, bu muhteşem manzaraya hayran kaldı ama hala daha gerçek hedefine ulaşamamıştı.

Derken, mağaranın derinliklerinden korkunç bir ejderha belirdi. Alice, dehşet içinde geri çekilmeye çalıştı ama ejderha ona doğru yaklaştı. Fakat ejderha, Alice’e zarar vermek istemiyordu. Sadece mağarasını korumak istiyordu.

Alice, ejderha ile konuşmaya başladı ve onunla anlaşmaya vardı. Ejderha, ona mağaradan bir şey almasına izin verecekti ama karşılığında ona bir iyilik yapmasını istedi. Alice, ejderhanın isteğini yerine getirdi ve mağaradan birkaç altın alarak geri döndü.

Gizli geçidi bulan Alice, artık gerçek zenginliğin dostluk ve yardımlaşma olduğunu anlamıştı. Ejderha ile olan dostluğu da krallığa yayıldı ve o günden sonra herkes Alice’i büyük bir kahraman olarak gördü. Ve Alice, ejderha ile birlikte krallığın en büyük koruyucularından biri oldu.