Alev Dansı

Bir zamanlar, çok uzaklarda büyülü bir ormanda, küçük bir çocuk ve bebeği yaşayan bir aile vardı. Bu aile, her gece yatmadan önce alev dansı hikayeleri anlatırdı birbirlerine. Küçük çocuk, annesinin sesini duyduğunda hemen yatağına koşar, bebeğin ise uykusu gelene kadar annesinin kucağında sakinleşirdi.

Bir gece, annesi çocuğa alev dansı hikayesini anlatmaya başladı. “Bir zamanlar, ateşin büyülü dansına kapılan bir kız vardı. O kadar zarif ve güzel dans ederdi ki, herkes onu izlemek için bir araya gelirdi. Ama kızın dansı, sadece gece yatağa girdiğinde gerçekleşirdi. O zaman yatağına uzanır, gözlerini kapar ve ateşin ritmiyle uyurdu.”

Çocuk, bu hikayeyi dinlerken gözleri yavaş yavaş kapanmaya başladı. Annenin sıcak sesiyle rüyalarına daldı ve alev dansının büyüsüyle uyuyakaldı. Bebek ise annesinin kollarında huzurla uyudu, alev dansının büyüsü onu da sarmıştı.

Sabah olduğunda, çocuk ve bebek uykularından uyanarak güne enerjik ve mutlu bir şekilde başladılar. Gece anlatılan alev dansı hikayesi, onların rüyalarını süsleyen bir masala dönüşmüştü. Ve o günden sonra, her gece aile bir araya gelip alev dansı hikayelerini paylaşarak, sevgi dolu bir şekilde uykuya dalıyorlardı. Büyülü ormanda, alev dansının büyüsü hiç bitmeyecek gibi görünüyordu.