Altın Bulut
Bir zamanlar, çok uzaklarda bir ülkede Altın Bulut adında büyülü bir bulut yaşarmış. Altın Bulut, geceleri gökyüzüne yükselir ve yıldızlarla oyunlar oynardı. Yıldızlar Altın Bulut’un parlak ışığında dans eder, geceyi aydınlatırlardı.
Bir gün, Altın Bulut’un yolu küçük bir çocukla kesişti. Çocuk, yıldızların dansını merakla izliyor ve Altın Bulut’un büyülü güzelliğine hayranlıkla bakıyordu. Altın Bulut, çocuğun masmavi gözlerine baktı ve ona şöyle dedi: “Beni takip et, seni rüyaların en güzel diyarına götüreceğim.”
Çocuk, heyecanla Altın Bulut’un peşinden gitti. Birlikte gökyüzünde yıldızların arasında uçtular, renkli gökkuşağının üzerinden geçtiler ve sonsuz bir denizin üzerinde süzüldüler. Sonunda, Altın Bulut çocuğu en güzel rüya diyarına götürdü.
Rüya diyarında çocuk, en sevdiği oyuncaklarla oynadı, en sevdiği şarkılar eşliğinde dans etti ve en sevdiği masalları dinledi. Altın Bulut, çocuğa en güzel rüyaları gösterdi ve onun için en huzurlu uyku ortamını hazırladı.
Çocuk, Altın Bulut’un büyülü dokunuşuyla uyuyakaldı ve o günden sonra her gece Altın Bulut, onun rüyalarını süsledi. Çocuk, her sabah uyanıp Altın Bulut’a teşekkür etti ve gününü mutlu bir şekilde geçirdi.
Ve o günden sonra, her gece Altın Bulut, çocuğun yanında olup ona en güzel rüyaları getirmeye devam etti. Çünkü Altın Bulut biliyordu ki, çocukların en güzel rüyaları, onların kalplerinde yaşayan sevgi ve masumiyetle şekillenirdi.
Yorum gönder