Altın Sarısı Rüyalar
Bir zamanlar, çok uzaklarda Altın Sarısı Diyarı adında bir yer vardı. Bu diyarın en güzel özelliği, her şeyin altın sarısı renge bürünmüş olmasıydı. Çiçekler altın sarısı açar, gökyüzü altın sarısı parıldardı. Ve bu diyarın en değerli hazinesi ise Altın Sarısı Rüyalar’dı.
Bir gün, küçük bir bebek bu diyarın kapısını araladı ve içeri girdi. O kadar yorgun ve uykusu o kadar ağırdı ki, hemen Altın Sarısı Yataklar’dan birine uzandı ve gözleri kapanır kapanmaz Altın Sarısı Rüyalar’a daldı.
Rüyasında, bir kuş sürüsüyle bulutların üzerinde uçuyor, altın sarısı denizlerin üzerinde yüzen balıkları izliyordu. Sonra bir peri kızıyla dans ediyor, altın sarısı ormanlarda kelebeklerle oyunlar oynuyordu. Her şey o kadar güzeldi ki, uykusu bir türlü bitmek bilmiyordu.
Sabah olduğunda, bebek uykusundan uyanıp gözlerini açtığında etrafına baktı ve Altın Sarısı Diyarı’nın gerçek olduğunu fark etti. O günden sonra her gece aynı yatağa yattığında, Altın Sarısı Rüyalar’ın onu beklediğini bilerek huzurla uyudu. Artık her gece, Altın Sarısı Diyarı’na gitmek için sabırsızlanıyordu. Ve bu şekilde, küçük bebek her gece Altın Sarısı Rüyalar’a dalarak huzurla uyudu.
Yorum gönder