Deniz’in Rüyası

Bir zamanlar küçük Deniz adında bir çocuk vardı. Deniz, denizi çok seven ve her gece denizin mavi sularında yüzmeyi hayal eden bir çocuktu. Her gece yatağına yattığında, gözleri kapanır kapanmaz denizin mavisiyle dolardı düşleri.

Bir gece, Deniz’in rüyasında denizin derinliklerine doğru yolculuk yaptı. Balıkların neşeli dansları eşliğinde yüzmeye başladı. Denizin altında rengarenk mercanlar, inci gibi parlayan deniz yıldızları ve gizemli mağaralar vardı. Deniz, o kadar mutluydu ki, hiç uyanmak istemiyordu.

Denizin derinliklerinde yol aldıkça, bir grup yunus Deniz’e eşlik etmeye başladı. Yunuslar, Deniz’e türlü oyunlar öğretti ve onunla birlikte dans ettiler. Deniz, yunuslarla birlikte en yüksek sulara fırlayıp, en derin maviliklere dalıyordu.

Sonunda Deniz, denizin en güzel kumsalına vardı. Beyaz kumlar arasında koşarken, deniz kabukları toplamayı, deniz kuşlarıyla dans etmeyi ve suların melodisini dinlemeyi öğrendi. Deniz, bu güzellik dolu rüyadan uyanmak istemese de, sabahın ilk ışıklarıyla gözlerini açtı.

Deniz, uyanınca hala rüyasındaki denizin güzelliklerini düşünüyor ve bir gün gerçekten denizin maviliklerinde yüzeceğine inanıyordu. O gece, tekrar yatağına yattığında, yine denizin mavisiyle dolu bir rüya gördü ve bu sefer gerçekten denizin sularına dalıp özgürce yüzdü. Ve Deniz’in rüyası, gerçek oldu.