Denizin Tadını Çıkaran Balıkçı Teknesi

Bir zamanlar, küçük bir kasabada yaşayan Denizci Dede adında bir balıkçı vardı. Denizci Dede’nin en büyük tutkusu, eski ve ahşap bir balıkçı teknesiyle denize açılmaktı. Her sabah erkenden kalkar, teknesini hazırlar ve denizin sakin sularına doğru yol alırdı. Teknesiyle dalgalar arasında süzülürken, martıların çığlıklarını dinler, denizin tuzlu kokusunu içine çekerdi.

Bir gün Denizci Dede, küçük torunu Minik Ayşe’yi de yanına alarak teknesine bindi. Minik Ayşe, denizin mavisine bakarak büyülendi. Denizci Dede, torunuyla birlikte birlikte küçük balıkları avladı, denizin derinliklerinde yüzlerce renkli balığın dansını izledi. Minik Ayşe, balıkların neşeli oyunlarına hayran kaldı, Denizci Dede ise torununun mutluluğunu görmekten büyük bir zevk aldı.

Akşam olduğunda, Denizci Dede ve Minik Ayşe yorgun ama mutlu bir şekilde limana döndüler. Minik Ayşe, denizin ve balıkların büyülü dünyasına bir kez daha tanık olmanın mutluluğuyla uykuya daldı. Denizci Dede ise torununun yanında, balıkçı teknesinin sallantısında huzurla uyudu.

Ve o günden sonra, Denizci Dede ve Minik Ayşe her fırsatta birlikte denize açıldılar. Balıkçı teknesindeki bu özel anlar, ikisinin de kalplerinde sonsuza kadar yaşayacaktı.