Gökyüzü Köprüsü Uykusu
Bir zamanlar, uzak diyarların en güzel masal köprüsü olan Gökyüzü Köprüsü vardı. Bu köprü, gökyüzünden yıldızlarla süslenmiş, rengarenk bir gökkuşağı gibi parıldıyordu. Geceleri, yıldızlar arasında ışıl ışıl parlayarak çocuklara huzurlu bir uykuyu getirirdi.
Bir gece, küçük Ela yatağına uzanıp gözlerini kapattığında, Gökyüzü Köprüsü’nün sihirli gücünü hissetti. Aniden, uykusu gelip gözlerini kapattığında kendisini köprünün üzerinde buldu. Yıldızlar arasında yavaşça yürürken, birbirinden güzel renklerle süslenmiş bulutları seyretti. Her adımında, huzur ve mutluluk doluydu.
Gökyüzü Köprüsü’nün sonunda, uykusuzluğa meydan okuyan bir ejderha bekliyordu. Ela, cesurca adımlarını atarak ejderhanın yanına yaklaştı ve ona sakin bir sesle, “Sen de benim gibi uykuya ihtiyacın var. Gel, sen de benimle birlikte rüyaların dünyasına dal” dedi.
Ejderha, Ela’nın cesaretine hayran kaldı ve onunla birlikte uyumaya karar verdi. Birlikte, gökyüzünde dans eden yıldızların arasında uykuya daldılar. Sabaha kadar süren huzurlu bir uyku geçirdiler.
Sabah olunca, Ela ve ejderha Gökyüzü Köprüsü’nden ayrıldılar. Ela, gözlerini açtığında yatağında olduğunu fark etti ve güzel rüyasını hatırladı. O günden sonra, her gece Gökyüzü Köprüsü’nü ziyaret edip huzurlu bir uykuya dalıyordu.
Ve o günden sonra, Gökyüzü Köprüsü her zaman çocuklara huzurlu bir uykuyu getirmeye devam etti. Çünkü orada, uykusuzluğa meydan okuyanların bile rüya dünyasına dalabileceğini gösteren bir cesaret ve sevgi dolu bir hikaye yaşanmıştı.
Yorum gönder