Gül Yaprağı Uykusu

Bir zamanlar çok uzaklarda, masmavi gökyüzü altında büyük bir gül bahçesi varmış. Bu bahçede en güzel gül, en parlak renkli yapraklarıyla açan bir gül yaprağıymış. Geceleri ise bu gül yaprağı, diğer gül yapraklarına göre biraz daha farklı bir şekilde parlıyormuş. İşte bu gül yaprağına “Gül Yaprağı” denirmiş.

Gül Yaprağı, bahçede herkes tarafından sevilir ve saygı duyulurmuş. Çünkü o, bahçenin en nazik, en iyimser ve en yardımsever yaprağıymış. Geceleri ise, yıldızların altında uzun uzun düşler kurar, diğer çiçeklerle konuşur ve onlara mutluluk ve huzur getirirmiş.

Bir gece, Gül Yaprağı yine yıldızların altında uyumaya karar vermiş. Rüzgarın melodisi eşliğinde hafif hafif sallanarak uyuyakalmış. Ve o gece, Gül Yaprağı’nın rüyasında en güzel masallar anlatılmış. Uykusu çok derin ve huzurluymuş.

Sabah olduğunda, güneşin ışıklarıyla uyandığında Gül Yaprağı, bahçenin diğer çiçeklerine mutluluk ve huzur getirmeye devam etmiş. Onlara, rüyasında gördüğü güzellikleri anlatmış ve herkesi neşelendirmiş.

Bu şekilde, Gül Yaprağı her gece güzel rüyalar görerek uykusunu en iyi şekilde almış ve bahçeye mutluluk getirmeye devam etmiş. Çünkü o, her zaman sevgi dolu ve iyimser bir yaprak olmuş.

Ve işte o günden sonra, Gül Yaprağı’nın uykusu herkes tarafından örnek alınmış. Bahçede huzur ve mutluluk hiç eksik olmamış. Gül Yaprağı’nın uykusu, bahçenin en değerli hazinesi haline gelmiş.

Ve o günden sonra, her gece Gül Yaprağı’nın uyumasıyla beraber, bahçede bir huzur ve mutluluk dalgası başlamış. Çünkü Gül Yaprağı’nın uykusu, herkesin en güzel rüyalarını görmesini sağlamış ve bahçede bir masal gibi bir atmosfer oluşturmuş.

Ve böylece, Gül Yaprağı’nın uykusuyla bahçede huzur ve mutluluk hiç eksik olmamış. Ve o günden sonra, Gül Yaprağı’nın uykusuyla her gece, bahçede en güzel masallar anlatılmış ve herkes huzur içinde uyumuş.