Küçük Kızın Sisli Macerası

Bir zamanlar, küçük bir kız varmış adı Ela. Ela, her gece yatağına yatıp güzel rüyalar görmeyi çok severmiş. Bir gece, Ela yatağına uzanmış ve gözlerini kapamış. Derin bir nefes alıp verirken, birden odasına gizemli bir sis dolduğunu fark etmiş. Sis, odayı sarıp sarmalıyordu ve Ela’yı tüy gibi hafif hissettiriyordu.

Ela, sisi izlemeye başladı ve ansızın sisin içinde yürümeye karar verdi. Adımlarını sessizce atan Ela, sisin içinde ilerledikçe farklı renklerin ve desenlerin ortaya çıktığını gördü. Sis, ona gökkuşağının tüm renklerini gösteriyordu. Ela, hepsine hayran kaldı ve neşeyle gülümsedi.

Sisli macerasında ilerleyen Ela, bir anda bir ormana ulaştı. Orman, büyülü bir atmosfere sahipti ve her ağaçta farklı bir sır saklıydı. Ela, ormanda dolaşırken kuşların melodilerini dinledi, çiçeklerin kokusunu duydu ve kelebeklerin dansını izledi. Her şey o kadar güzeldi ki, Ela kendini bir peri masalında gibi hissetti.

Uzun bir süre sonra Ela, sisin ortasında yürümeye devam etti ve ansızın odasına geri döndü. Yatağına geri uzandı ve gözlerini tekrar kapadı. Rüyasının sonunda, sisli macerasının bir armağan olduğunu anladı. Artık her gece yatağına uzandığında, o gizemli sisin onu farklı dünyalara götüreceğini biliyordu.

Ela, o günden sonra her gece sisli macerasını özlemle bekledi ve her seferinde yeni bir hayal dünyasına adım attı. O artık sadece bir kız değil, sisli maceralarının cesur keşifçisiydi. Ve bu keşifler, onun uykusuz gecelerini renklendiren en değerli hazineydi.

Yorum gönder