Meyve Ağacı ve Küçük Kız
Bir zamanlar, çok uzaklarda, büyük bir bahçe vardı. Bu bahçenin ortasında ise muhteşem bir meyve ağacı bulunmaktaydı. Bu ağaç, her türden meyveyi bünyesinde barındırıyordu; elma, armut, kiraz, şeftali ve daha nice meyveler…
Bir gün, bahçenin yanındaki küçük köyden bir kız, yorgun ve uykulu bir şekilde ağacın altına oturdu. Meyveleri gördüğünde gözleri parladı ve bir elmayı koparıp yemeye başladı. O kadar lezzetliydi ki, diğer meyveleri de denemeye karar verdi.
Küçük kız, meyve ağacının altında bir süre dinlendikten sonra gözleri kapanmaya başladı. Uykuya dalarken, meyve ağacı ona şöyle fısıldadı: “Senin kalbini görebiliyorum, küçük kız. O kadar nazik ve sevgi dolu ki. Ben de sana meyvelerimi sunmak istiyorum.”
Küçük kız, rüyasında meyve ağacıyla konuştu ve onunla birlikte meyve topladı. Her meyveyi birlikte yediler ve neşe içinde dans ettiler. Sonra, meyve ağacı ona bir hediye verdi: bir meyve sepeti. Küçük kız, o sepeti alıp köyüne döndü ve herkese meyvelerden dağıttı.
O günden sonra, küçük kız her gün meyve ağacının yanına gider, onunla konuşur ve meyvelerini toplar. Aralarındaki dostluk her geçen gün daha da güçlenir ve küçük kız, meyve ağacının altında en güzel uykuları uyurdu.
Ve böylece, meyve ağacı ve küçük kız arasındaki dostluk sonsuza dek sürdü. Her gece, meyve ağacı ona en güzel rüyaları gönderir ve küçük kız, mutluluk içinde uyanırdı. Bir meyve ağacının altında başlayan bu dostluk, dünyanın en güzel hikayelerinden biri olarak her zaman anlatılırdı.
Yorum gönder