Prens ve Melek

Bir zamanlar çok uzak diyarların en güzel krallığından birinde, Prens Alexander yaşardı. Prens Alexander, herkesin sevgilisiydi. Güzelliği ve iyiliğiyle herkesin kalbini kazanmıştı. Bir gün, bir melek krallığa inerek prensin yanına geldi. Melek, prense uzun bir uyku hikayesi anlatacağını söyledi. Prens Alexander, merakla meleği dinlemeye başladı.

Melek, prense “Uyku, en büyük huzur kaynağıdır. Uyumak, bedeninizin ve ruhunuzun dinlenmesini sağlar. Uyuduğunuzda, hayal dünyanızda sonsuz güzelliklerle dolu bir dünya yaratırsınız. Uyku, sizi tüm kötü düşüncelerden arındırır ve sizi yeniden doğmuş gibi hissettirir” dedi.

Prens Alexander, meleğin anlattığı sözleri derin bir şekilde içine sindirdi. Melek, prensin yanından ayrıldıktan sonra, Prens Alexander yatağına uzanarak gözlerini kapadı. Uykuya daldığında, meleğin anlattığı güzelliklerle dolu bir dünya içinde kendisini buldu.

Prens Alexander, o günden sonra her gece meleğin anlattığı huzur verici sözleri düşünerek uyudu. Uykusu daha derin ve huzurlu hale geldi. Her sabah uyanınca, kendini yenilenmiş ve mutlu hissediyordu.

Ve böylece, Prens Alexander ve Melek arasında bir dostluk ve huzur bağı oluştu. Prens, her gece meleğin huzur verici sesini duymak için sabırsızlanıyordu. Uykusundan güç alan prens, krallığına daha da fazla iyilik ve güzellik getirmeye başladı.

Ve Prens Alexander, artık krallığın en huzurlu ve mutlu prensi olarak anılmaya başladı. Melek ise geceleri prensin yanına gelmeye devam etti, ona en güzel hikayeleri anlatarak onu huzura kavuşturdu. İkisi arasındaki dostluk ve huzur, krallığın en büyük sırrı haline geldi. Artık herkes, Prens Alexander’ın uykusundan aldığı güçle krallığına huzur ve mutluluk getirdiğine inanıyordu. Ve böylece, Prens ve Melek arasındaki dostluk sonsuza dek devam etti.

Yorum gönder