Prensesin Uykusu

Bir zamanlar uzak bir krallıkta, güzeller güzeli bir prenses yaşarmış. Prensesin adı Elara imiş ve herkes onun ne kadar nazik, sevgi dolu ve güzel bir prenses olduğunu konuşurmuş. Elara’nın en sevdiği şeylerden biri ise uzun ve huzurlu uyku saatleriydi. Her gece yatağına uzanır, prenses masallarıyla dolu düşler diyarına yolculuk yapardı.

Bir gün, Elara’nın annesi ona en sevdiği masal kitabını hediye etti. Kitabın içinde, prenseslerin maceraları ve aşklarıyla dolu bir dünya vardı. Elara her gece bu masalları okur, hayal dünyasında prenseslerle birlikte maceralara atılırdı. Ve her gece, masalların büyülü dünyasına dalıp, mutlu bir şekilde uykuya dalardı.

Bir gece, Elara’nın en sevdiği masal olan “Uyuyan Güzel”i okurken, gözleri yavaş yavaş kapanmaya başladı. Masalın sonunda, prensesin sonsuz bir uykuya dalması ve prensin onu öperek uyandırmasıyla sonuçlanıyordu. Elara, kitabı kapatıp gözlerini kapattığında, derin bir uykuya daldı.

Sabah olduğunda, Elara hala uykuda gibiydi. Annesi endişelenerek yanına geldi ve onu uyandırmaya çalıştı, ama Elara uyanmıyordu. Doktorlar çağrıldı, büyücüler denendi, ama prenses uyanmıyordu. O kadar derin bir uykuya dalmıştı ki, hiçbir şey onu uyandıramıyordu.

Günler geçti, aylar geçti, yıllar geçti. Elara’nın etrafındaki herkes üzüntü içindeydi ama prenses hala uyuyordu. Bir gün, sarayın en yaşlı büyücüsü geldi ve Elara’nın yanına oturdu. Derin bir nefes aldı ve prensesi öptü. O andan itibaren, Elara’nın gözleri açıldı ve uykusundan uyanarak etrafına baktı.

Herkes sevinç içindeydi, prensesin uykusundan uyanmasıyla birlikte krallıkta büyük bir bayram düzenlendi. Elara, artık masallardan uyanmış gerçek bir prenses gibi hissediyordu. Ve o günden sonra, Elara her gece mutlu ve huzurlu bir şekilde uyuyarak, prensesler diyarına yolculuk yapmaya devam etti.