Su Birikintisi Masalı

Bir zamanlar, çok uzaklarda küçük bir köyde, Masal Diyarı adında büyülü bir yer varmış. Bu diyarın en güzel özelliği, her gece yatmadan önce anlatılan masalların gerçeğe dönüşmesiydi. Köyde yaşayan çocuklar her gece heyecanla yataklarına girer ve büyülü masalları dinlerlerdi.

Bir gece, küçük bir kız olan Ela, annesinden Su Birikintisi Masalı’nı dinlemek istemişti. Annesi gülümseyerek başlamış anlatmaya: “Bir zamanlar bir su birikintisi vardı. Bu su birikintisi, tüm köy halkının içindeki kirliliği temizleyen sihirli bir suya sahipti. Herkes bu su birikintisine gidip içer, içlerindeki negatif enerjiden arınır ve mutlu olurdu.”

Ela, bu masalı dinlerken gözleri kapanmış ve derin bir uykuya dalmıştı. Rüyasında, su birikintisinin yanına gitmiş ve suyu içmeye başlamıştı. Bir anda etrafında tüm köy halkının mutlu olduğunu gördü. Kuşlar ötüyor, çiçekler açıyor ve herkes gülümsüyordu. Ela, uykusunda bile olsa içindeki mutluluğu hissetti.

Sabah olduğunda Ela uyandığında, etrafında büyülü bir atmosfer vardı. Köy halkı, gece anlatılan masalların gerçeğe dönüştüğünü fark etmişlerdi. Su birikintisi masalı, artık köyde herkesin içindeki negatif enerjiyi temizleyen bir gerçek haline gelmişti.

Ela, masalın gerçek olduğunu gördüğünde çok mutlu olmuştu. Artık her gece yatmadan önce Su Birikintisi Masalı’nı dinler ve içindeki mutluluğu keşfederdi. Masal Diyarı’nda herkes mutlu ve huzurlu yaşamaya devam etti, çünkü masallar gerçeğe dönüşmeye devam ediyordu.