Su Damlası
Bir zamanlar, çok uzaklarda, büyük bir ormanda Su Damlası adında minik bir kız yaşardı. Su Damlası, her gece yatağına yatıp gözlerini kapattığında, düşler dünyasına dalardı.
Bir gece, Su Damlası’nın rüyasına büyülü bir orman geldi. Ormanın ağaçları, kuşları ve çiçekleri o kadar canlıydı ki, Su Damlası kendini adeta bir peri masalında hissetti. Ormanda dolaşırken karşısına çıkan bir tavşanla tanıştı. Tavşan, ona ormanın sırlarını ve büyülerini öğretti.
Su Damlası, tavşanla birlikte uçsuz bucaksız ormanı keşfederken yorgun düştü. Tavşan, ona en güzel çiçeklerin arasında yatmasını söyledi. Su Damlası, çiçeklerin arasına uzanıp gözlerini yumdu. Uyuyakaldığında, rüyasında kendini uçan bir yıldız gibi hissetti.
Sabah olduğunda Su Damlası, gözlerini açtığında yatağında olduğunu fark etti. Rüyasını hatırlayarak gülümsedi. O günden sonra, her gece yatağına yattığında, Su Damlası, büyülü ormanı ve tavşanı rüyasında ziyaret etti. Her gece, yeni maceralar yaşadı ve yeni dostlar edindi.
Ve Su Damlası, her gece gözlerini kapattığında, kendini uçsuz bucaksız bir dünyada buldu. Her gece, rüyalarında özgürce dolaşırken, gerçek dünyadan daha mutlu olduğunu hissetti. Ve o günden sonra, Su Damlası, rüyalarının gücüne ve büyüsüne sonsuza dek inandı.
Yorum gönder