Yakut Kırmızısı Rüyası

Bir zamanlar küçük bir çocuk vardı adı Elif. Elif, her gece yatağına yattığında annesi ona bir masal anlatırdı. Bugün annesi, Elif’e “Yakut Kırmızısı Rüyası” adında bir masal anlatacağını söyledi. Elif, heyecanla yatağına geçti ve annesinin hikayesini dinlemeye başladı.

“Uzak bir ülkede, Yakut Kırmızısı adında büyülü bir orman varmış. Bu ormanda her renkten çiçekler ve hayvanlar yaşarmış. Bir gece, küçük bir kız bu ormanda yürürken bir periyle karşılaşmış. Peri, kıza Yakut Kırmızısı Rüyası’nı görmesini söylemiş. Kız, gece yattığında harika bir rüya görmüş. Rüyasında, Yakut Kırmızısı ormanda dans eden tüm çiçekler ve hayvanlarla birlikte mutlu bir şekilde yaşarlarmış.”

Elif, annesinin anlattığı masalı dinledikçe gözleri yavaş yavaş kapanmaya başladı. Yakut Kırmızısı ormanını hayal etti ve huzurlu bir şekilde uykuya daldı. Ve o gece, Elif gerçekten de Yakut Kırmızısı Rüyası’nı gördü. Renkli çiçekler, sevimli hayvanlar ve mutlu bir periyle dolu bir dünyada dolaştı.

Sabah olduğunda Elif, uyanır uyanmaz annesine koştu ve ona masalı tekrar tekrar dinlemek istedi. Annesi gülümseyerek onu kucakladı ve “Belki de sen de Yakut Kırmızısı Rüyası’nı görmüşsündür” dedi.

Ve o günden sonra, Elif her gece Yakut Kırmızısı Rüyası’nı görmeye devam etti. Artık her gece yatağına yattığında, mutlu ve renkli dünyasına dalıp huzurla uyuyordu. Ve her sabah, uyanır uyanmaz annesine koşup ona rüyasını anlatıyordu.

Ve Elif’in huzurlu rüyaları, Yakut Kırmızısı ormanında dans eden çiçekler ve hayvanlarla dolu bir dünyada sonsuza kadar devam etti.